Kategori: Magazin

  • Tüik: Ticaret satış hacmi yıllık %3,8 azaldı, perakende satış hacmi yıllık %5,8 arttı

    Tüik: Ticaret satış hacmi yıllık %3,8 azaldı, perakende satış hacmi yıllık %5,8 arttı

    Aynı ayda motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin toptan ve perakende ticareti ile onarımı için satış hacmi %18,0 azaldı, toptan ticaret satış hacmi %4,6 azaldı, perakende ticaret satış hacmi ise %5,8 arttı.

    Ticaret satış hacmi aylık %3,4 azaldı, perakende satış hacmi aylık %0,2 azaldı

    Ticaret satış hacmi (2021=100) 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre %3,4 azaldı. Aynı ayda motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin toptan ve perakende ticareti ile onarımı için satış hacmi %1,0 azaldı, toptan ticaret satış hacmi %5,1 azaldı, perakende ticaret satış hacmi ise %0,2 azaldı.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Akfen GYO'nun Toplam Portföy Değeri 6 Ayda %20 Artışla 689 Milyon Euro'ya Ulaştı

    Akfen GYO'nun Toplam Portföy Değeri 6 Ayda %20 Artışla 689 Milyon Euro'ya Ulaştı

     Akfen GYO’nun toplam portföy değeri 6 ayda %20 artarak 689 milyon Euro olarak gerçekleşti.

    Akfen GYO Genel Müdürü Ece Demirpençe, “Portföyümüzü çeşitlendirerek, yatırım risklerimizi minimize ediyor ve farklı segmentlerde yatırım yaparak daha dengeli bir yapı oluşturuyoruz. Yatırımcılarımıza en yüksek getiriyi sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

    Türkiye ve yurtdışında faaliyet gösteren 19 otel, 2 öğrenci yurdu, ofis, fabrika binası ve tatil köyünün yanı sıra geliştirilmesi devam eden 124 bin 72 metrekarelik projeye sahip olan Akfen Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’nın (Akfen GYO) portföy değeri ara dönem değerleme sonuçlarına göre önemli artış kaydetti. Akfen GYO’nun toplam portföy değeri 6 ayda %20 artarak 689 milyon Euro olarak gerçekleşti.

    Konuyla ilgili konuşan Akfen GYO Genel Müdürü Ece Demirpençe“Portföyümüzün değeri, stratejik yatırımlarımız ve gayrimenkul sektöründeki güçlü duruşumuz sayesinde önemli bir artış gösterdi. Portföyümüzü çeşitlendirerek, yatırım risklerimizi minimize ediyor ve farklı segmentlerde yatırım yaparak daha dengeli bir yapı oluşturuyoruz. Yatırımcılarımıza en yüksek getiriyi sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

    Portföydeki bu değer artışının, Akfen GYO’nun farklı segmentlerdeki projeleriyle yatırımcılara daha geniş fırsatlar sunma hedeflerine bir adım daha yaklaştırdığını anlatan Demirpençe, “Gayrimenkul sektöründe sürdürülebilir ve karlı yatırımlar yaparak, hem ülkemize hem de yatırımcılarımıza katkı sağlamaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    Smart Kurumsal Gayrimenkul Değerleme ve Danışmanlık A.Ş. tarafından Akfen GYO portföyüne yönelik hazırlanan ara dönem gayrimenkul değerleme raporlarıyla birlikte Akfen GYO’nun varlıklarının toplam değeri 24 milyar TL’yi geçti.

    Akfen GYO’nun portföyünde yer alan ve değerlemesi yapılan varlıklar şu şekilde sıralandı: Bodrum Loft, Hadımköy Fabrika, Ibis Otel Adana, Ibis Otel Ankara Havalimanı, Ibis Otel Bursa, Ibis Otel Esenyurt, Ibis Otel Eskişehir, Ibis Otel İzmir, Ibis Otel Tuzla, Isparta Öğrenci Yurdu, Kıyıkışlacık Projesi, Kütahya Öğrenci Yurdu, Novotel Bosphorus Karaköy İstanbul, Novotel Trabzon, Novotel ve Ibis Otel Gaziantep, Novotel ve Ibis Otel Kayseri, Novotel ve Ibis Otel Zeytinburnu, Söğütlüçeşme Projesi, Yalıkavak Villa Projesi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Tepe Savunma 'Fortune 500 Türkiye' listesinde

    Tepe Savunma 'Fortune 500 Türkiye' listesinde

    Türkiye’nin 81 ilinde 16 binin üzerinde özel güvenlik personeliyle hizmet veren Tepe Savunma, bu yıl da Fortune 500 Türkiye listesinde yer aldı. Her geçen yıl istikrarlı büyümesini sürdüren şirket, 2023 yılında yakaladığı başarı ivmesiyle Türkiye’nin en değerli şirketlerinin sıralandığı listeye girmeye hak kazandı. 2024 Fortune 500 Türkiye listesinde 219. sıraya yerleşen Tepe Savunma, yalnızca güvenlik hizmeti veren şirketler arasında ise en üst sırada yer alıyor. Ayrıca çalışan sayısı ve verimlilik açısından da en büyükler sıralamasında ilk 50 şirketten biri oldu. 

    ‘’Sektörün lider şirketlerden biri olarak yolumuza başarıyla devam ediyoruz’’ 

    Sürdürdükleri başarılı büyümeye dair açıklamada bulunan Tepe Kurumsal Çözümler Yönetim Kurulu Başkanı Levent Güler, şunları söyledi: “30 yıllık tecrübemiz, yüksek teknolojili güvenlik çözümlerimiz, uzman kadromuz, müşteri memnuniyeti odaklı yaklaşımımız ve özverili, disiplinli personelimizle tüm yaşam alanlarını güvenle buluşturuyoruz. 81 ilde; sanayi tesislerinden limanlara, otellerden iş merkezlerine, alışveriş merkezlerinden konut projelerine kadar pek çok farklı alanda hizmet veriyoruz. Sektörün lider şirketlerden biri olarak yolumuza başarıyla devam ediyoruz.’’ 

    “Yatırımcılar ve iş dünyası için güvenli referans noktası’’

    Fortune 500 listesinde olmanın önemine vurgu yapan Levent Güler, “Fortune 500 listesine girmek, bir şirketin başarısı ve sektördeki etkisini yansıtan önemli göstergelerden biridir. Tepe Savunma olarak aldığımız her başarıdan sonra kendimize yeni hedefler belirliyoruz. Bu yıl da Fortune 500 listesine girmek şirketimiz, grubumuz ve tüm çalışanlarımız için önemli bir motivasyon kaynağı olmuştur. Bu başarı şirketimizin büyüme ivmesine ve Türkiye’ye daha fazla değer katmasına hizmet edecektir” diye konuştu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bybit CEO'su Ben Zhou, Zürih'teki Point Zero Forum 2024'te Kripto'nun Geleceğin Finansını Şekillendirmedeki Rolünü Anlattı

    Bybit CEO'su Ben Zhou, Zürih'teki Point Zero Forum 2024'te Kripto'nun Geleceğin Finansını Şekillendirmedeki Rolünü Anlattı

    İşlem hacmine göre dünyanın en büyük ikinci kripto borsası olan Bybit, CEO Ben Zhou’nun İsviçre’nin Zürih kentinde düzenlenen Point Zero Forum 2024’teki etkili varlığıyla dijital varlık devrimine öncülük etmeye devam ediyor. Bu prestijli yıllık etkinlik, küresel finansal sistemlerin geleceğini şekillendirmek üzere finans, politika ve teknoloji alanlarındaki vizyonerleri bir araya getiriyor.

    “Bridging Finance” başlıklı ana oturumunda Zhou, “Dijital Varlıklar Finansal Hizmetleri Nasıl Geliştirir ve Tam Tersi” oturumunda, ana akım kripto benimsenmesi için kullanıcı deneyimi ve aşinalığının kritik rolünü vurguladı. Bybit’in, geleneksel finans ile yenilikçi kripto dünyası arasındaki boşluğu dolduran kullanıcı dostu arayüzler oluşturmaya öncelik verdiğini açıkladı.

     

    Finansın Geleceğini Güçlendirmek

    Zhou, gelişmekte olan ekonomiler için kriptonun dönüştürücü potansiyelini vurguladı. Finansal sistemlerin hala yapım aşamasında olduğu bölgelerde kripto kullanımı hızla artıyor ve Bybit, kriptoyu sorunsuz bir şekilde entegre etmek için yerel oyuncularla aktif olarak iş birliği yapıyor.

     

    Gerçek Dünya Varlık Entegrasyonunda Öncü Olmak

    Zhou ayrıca geleneksel ve dijital varlıklar arasındaki çizgileri bulanıklaştıran heyecan verici gelişmelere de ışık tuttu. Hong Kong’un Bitcoin ETF’sinin yakın zamanda piyasaya sürüldüğünü ve kripto sahiplerinin varlıklarını satmadan ev sahipliği gibi gerçek dünya uygulamaları için varlıklarından yararlanmalarına olanak sağladığını belirtti.

    Bybit, kripto kullanıcıları için geleneksel varlıkların değerini ortaya çıkaran Gerçek Dünya Varlığı (RWA) tokenizasyonunu araştıran projelerde aktif olarak yer almaktadır. Bu iki yönlü köprü, inovasyonu teşvik etmekte ve finansal ortamın her iki tarafını da güçlendirmektedir.

     

    Rekabetçi İnovasyonu Teşvik Etmek

    Zhou, geleneksel oyuncuları kriptoyu benimsemeye iten doğal rekabet dürtüsünün altını çizdi. Finansın geleceği inkar edilemez bir şekilde Web3 teknolojisiyle iç içe geçmiştir ve uyum sağlayamayanlar zemin kaybetme riskiyle karşı karşıyadır. Bybit, farklı yaklaşımların ve düzenleyici kurumlar arasında ortaya çıkan rekabetin farkında olarak dünya çapındaki düzenleyicilerle aktif bir şekilde çalışmaktadır.

    Kripto işletmelerine yönelik lisanslama rejimiyle Hong Kong’dan gelen son olumlu sinyaller bu değişimi göstermektedir. Zhou, odak noktasının benimsemeyi teşvik etmek değil, teknolojiyi kucaklamak ve inovasyon için işbirlikçi ve güvenli bir ortamı teşvik etmek olması gerektiği sonucuna vardı.

     

    Finansal Evrime Liderlik Etmek

    Bybit, yerleşik finansal sistemler ile gelişmekte olan dijital varlıklar arasında köprüler kurmaya kendini adamış bu dönüştürücü çağın ön saflarında yer almaktadır. Bu adanmışlık, Bybit’in sinerjik bir finansal gelecek vizyonunu somutlaştırarak daha kapsayıcı ve verimli bir küresel finansal ekosistemin oluşturulmasını hızlandırmaktadır.

     

    Bybit hakkında

    Bybit, 33 milyondan fazla kullanıcıya hizmet veren, işlem hacmine göre dünyanın en büyük ikinci kripto para borsasıdır. 2018 yılında kurulan Bybit, kripto yatırımcılarının ve tüccarlarının ultra hızlı bir eşleştirme motoru, 7/24 müşteri hizmetleri ve çok dilli topluluk desteği bulabilecekleri profesyonel bir platform sunmaktadır. Bybit, Formula 1’in hüküm süren İnşaatçılar ve Sürücüler şampiyonu Oracle Red Bull Racing takımının gururlu bir ortağıdır.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Akbank ve Standard Chartered Bank, Sürdürülebilir Dış Ticaret Finansmanı İçin Güçlerini Birleştirdi

    Akbank ve Standard Chartered Bank, Sürdürülebilir Dış Ticaret Finansmanı İçin Güçlerini Birleştirdi

    Daha önce “Yeşil Dış Ticaret” paketi ile belirlenen sürdürülebilirlik kriterlerini sağlayan Dış Ticaret müşterilerine özel avantajlar sunan Akbank, dış ticarette yeşil dönüşüm alanına odaklanmaya devam ediyor. Bu kapsamda Akbank ve Standard Chartered Bank, sürdürülebilir dış ticaret finansmanı programı çerçevesinde yenilenebilir enerji üretim araçlarının ithalatı için güçlerini birleştirdi. 

     

    İş birliği kapsamında yapılan ilk finansman, rüzgar türbini üretimi alanında gerçekleştirildi. Bu işlem, Akbank ve Standard Chartered Bank için globalde gerçekleştirilen ilk sürdürülebilir dış ticaret finansmanı olma özelliğini taşıyor. Türkiye’nin düşük karbon ekonomisine geçişinin hızlandırılmasına destek olacak bu işbirliği ile çevresel ayak izinin azaltılması, enerji verimliliği çalışmalarının hızlandırılması, yenilenebilir enerji kullanımının artırılması ve en önemlisi de şirketlere net sıfır yolculuklarında destek olunması amaçlanıyor.

     

    Akbank Kurumsal ve Yatırım Bankacılıktan sorumlu GMY Levent Çelebioğlu, iş birliği için şu açıklamalarda bulundu: “2030 hedeflerimiz doğrultusunda müşterilerimize özel sürdürülebilir finansman çözümlerimiz ve iş birliklerimizle sektörde öncü rol oynuyoruz. Bu alanda özellikle iklim finansmanının ülkemiz adına çok önemli olduğunu düşünüyor, müşteriye özel çözümler üretiyoruz. Bu program kapsamında ilk finansmanımız rüzgar türbini üretimi için yapıldı. Program ile müşterilerimizin yenilenebilir enerji üretimine geçişlerine katkı sağlamayı ve ülkemizde yenilenebilir enerjinin kullanımını teşvik etmeyi hedefliyoruz. Yenilenebilir enerji üretimi ithalatı çerçevesinde başlattığımız bu iş birliği ile kurulu yenilenebilir enerji tesislerinin gücünü artırıyor ve Türkiye’nin 2053 hedefleri doğrultusunda düşük karbon ekonomisine geçiş sürecini de hızlandırıyoruz.” 

     

    Standard Chartered Türkiye CEO’su Kaşif Atun da; “Yenilenebilir enerji kullanımını ve düşük karbonlu bir ekosisteme geçişi kolaylaştırarak sürdürülebilir bir geleceği teşvik etmek için müşterilerimizle birlikte çalışma taahhüdümüzü mükemmel bir şekilde destekleyen bu dönüm noktasında, Akbank ile işbirliği yapmaktan gurur duyuyoruz” dedi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İhracatın Finansmanı Buluşmalarının beşincisi Denizli'de gerçekleşti

    İhracatın Finansmanı Buluşmalarının beşincisi Denizli'de gerçekleşti

    İGE’nin koordinasyonunda, Denizli İhracatçılar Birliği’nin ev sahipliğinde ve Türk Eximbank’ın desteğiyle Akbank, Garanti BBVA, İş Bankası, Odeabank ve Yapı Kredi sponsorluğunda gerçekleşen İhracatın Finansmanı Buluşmaları etkinliği, 200’ün üzerinde ihracatçının katılımıyla Denizli’de gerçekleştirildi.

    Topaç; “İhracatın sürdürülebilir büyümesi için finansmanın öneminin bilinciyle hareket ediyor ve Türkiye’nin dört bir yanında ihracatçılara ulaşmaya önem veriyoruz” 

    Toplantının açılışında konuşan İhracatı Geliştirme A.Ş. Genel Müdürü Fatih Tuğrul Topaç; “İGE’nin kurulduğu günden bu yana ihracatın sürdürülebilir büyümesi için finansmanın öneminin bilinciyle hareket ediyor ve Türkiye’nin dört bir yanında ihracatçılara ulaşmayı önemsiyoruz. İzmir, Bursa, Adana ve İstanbul’un ardından, önemli bir ihracat lokasyonu olan Denizli ve çevresindeki ihracatçılarımızı finans dünyasıyla bir araya getirerek ihracatın finansmanı konusunda birlikte somut çözümler üretmeyi hedefliyoruz.  İGE olarak, ülkemizin ihracat gücünü artırmak ve bu alana daha fazla kaynağın aktarılmasını sağlamak en önemli önceliğimiz. Bu nedenle, kesintisiz ve sürdürülebilir finansmana erişimi sağlamak için kararlılıkla ve hız kesmeden çalışmalarımıza devam ediyoruz. Paydaşlarımızla birlikte oluşturduğumuz sinerjiyle ülkemizin ihracat potansiyelini artırmaya ve ekonomimizin istikrarlı büyümesine katkı sunmaya devam edeceğiz.” dedi.

    DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu; “İhracatın Finansmanı Buluşmaları programının Denizli ev sahipliğinde gerçekleşmesinden onur duyuyoruz”

    DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu; “İhracatçılar için zorlu bir süreçten geçiyoruz. Talep daralması ihracatımızı etkileyen en önemli faktörlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Yeni siparişlerde ivme kaybı devam ediyor. Diğer yandan jeopolitik gerilimler nedeniyle artan enerji ve hammadde fiyatları da ihracat rakamlarımıza yansıyor. Belirsizlikler ihracatçının önünü görmesini zorluyor. Yılın ilk yarısında Denizli’den ihracat gerçekleştirdiğimiz 25 sektörden 12’sinde azalma mevcut. Özellikle emek-yoğun sektörlerde bu durum daha net bir şekilde görülüyor. Kurların ihracatçının rekabet edebileceği seviyede olmaması ve sabit seyri de bir diğer önemli başlık olarak karşımıza çıkıyor. İhracat rakamlarımıza değinecek olursak, Denizli’den 2023 yılında 4,2 milyar dolar değerinde ihracat gerçekleştirdik. 2024 yılı Ocak-Haziran döneminde ise ihracatımız yüzde 2,5 artışla 2,1 milyar dolara ulaştı. Son dönemlerde, yüksek faiz oranları nedeniyle ihracatçılar, uygun koşullarda finansmana erişmede bazı zorluklar yaşıyor. Ana ihraç pazarımız olan Avrupa’da dijitalleşme ve sürdürülebilirlikle ilgili gelişmelere uyum konusunda özellikle KOBİ düzeyindeki firmaların uygun koşullarda finansmana erişimi gerekiyor.” dedi.

    Etkinlikte bankaların üst düzey temsilcileri Bankacılık ve Finans Panelinde ihracatçılara sundukları finansman çözümleri hakkında bilgi verirken, Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) temsilcileri Erdal Çoban, Orhan Özgür ve Uğur Çoban’ın katılımıyla gerçekleşen panelde, katılımcılar finansmana yönelik ihtiyaçlarını dile getirdiler. T.C. Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya ihracat desteklerini aktarırken, İGE Genel Müdürü Fatih Tuğrul Topaç ve Eximbank Ege Bölge Müdürü Gülom Timurhan’ın ihracatçılara sunulan kefalet ve finansman desteklerini tanıttıkları sunumlarının ardından etkinlik sona erdi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Borusan'dan çalışan memnuniyeti odaklı inovatif uygulama

    Borusan'dan çalışan memnuniyeti odaklı inovatif uygulama

    T4 People Analytics ile geliştirilen bu proje ile çalışanların esenliğinin ve iş performansının ölçülebilir şekilde artırılması planlanıyor. Borusan, bu sayede çalışan memnuniyetini de en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyor.

    Borusan Grubu, insan kaynakları analitiği alanında yenilikçi çözümler geliştiren T4 People Analytics ile insan kaynaklarında dikkat çeken bir çalışmaya imza atıyor. Pandemi sonrası dönemde insan kaynakları yönetimini yeniden tanımlama misyonu ile tasarlanan Yeni Düzen Çalışma Analitiği platformu çalışanlara odaklanırken, çalışan esenliğini ve etkinliğini ölçülebilir şekilde artırmayı amaçlıyor. 

    T4 People Analytics tarafından geliştirilen sistem, çalışanların açık uçlu geri bildirim metinlerini, yapay zeka modelleri ile otomatik olarak anlamlandırıp sınıflandırarak tavsiyeler sunabiliyor. Bu sayede, çalışanların hem geri bildirim verdiği konuların hem de çalışanın duygu durumunun tespiti sağlanırken çözüm odaklı bir yaklaşımla hızlıca harekete geçmek mümkün oluyor. Yeni dönem anket ve dijital iletişim teknolojileri, çalışan deneyimini derinlemesine anlamlandırmak ve iyileştirmek için devreye alınırken bu yenilikçi yöntemler, çalışanların ihtiyaçlarının daha hızlı ve etkili bir şekilde belirlenmesini sağlıyor. Bu şekilde çalışanların yıllık izin haklarını kullanmaları ve dinlenmiş bir şekilde işyerine dönmeleri için teşvik edici ön adımlar atılabilirken iş-yaşam dengesi gözetilerek, ihtiyaç ve beklentilerini karşılayan daha optimize edilmiş çalışma koşulları sunuluyor. 

     

    “Borusanlıların esenliklerini artırmayı amaçlıyoruz”

    Borusan Grubu’nun insan odaklı olduğunu vurgulayan Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş, “Bu projede sürdürülebilirlik odaklarımız olan iklim, insan ve inovasyon alanlarımızdan insan başlığı altında çalışan bağlılığını ele alıyoruz. Sürdürülebilir bağlılık skorumuzu yüksek tutmayı amaçlarken bu yöndeki çalışmalarımızda inovasyonun gücünü kullanıyoruz. T4 People Analytics ile hayata geçirdiğimiz projeyle Borusanlıları daha iyi anlamayı, ihtiyaçlarına hızlı bir şekilde yanıt verebilmeyi, esenliklerini artırmayı amaçlıyoruz” dedi.

    Çalışan odaklı riskler etkili bir şekilde öngörülebiliyor

    Rutin nabız anketleri ve kapsamlı Çalışan Bağlılığı Anketleri (ÇBA) sayesinde, çalışan bağlığı ve istenmeyen ayrılmaların riskleri daha etkin bir şekilde öngörülebiliyor. Bu süreçte, anketlerden elde edilen geribildirimler, Türkçe doğal dil işleme ve yapay zeka modelleri kullanılarak saatler içerisinde işleniyor ve çalışanların ihtiyaçlarına daha hızlı yanıt verilebiliyor. Ayrıca, anında akıllı bildirim sistemi sayesinde insan kaynakları yöneticileri, çalışanlar ve yöneticiler aksiyon alınması gereken durumlardan anında haberdar olabiliyorlar. Bu sistem, çalışanlar arasında proaktif bir iletişim ve hızlı çözüm üretme ortamı sağlıyor. Ortaya çıkan analitik veriler ışığında ele alınan bu proje ile, Borusan’da çalışma kültürünün geliştirilmesi ve iş-yaşam dengesine yönelik iyileştirmeler sağlanması hedefleniyor.  

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Nükleer Enerjide Yatırım Hacmi 10 Trilyon Doları Geçebilir

    Nükleer Enerjide Yatırım Hacmi 10 Trilyon Doları Geçebilir

    Nükleer Santraller Zirvesi – NPPES’te, ‘Nükleer Enerji Finansmanı’ konulu bir oturum gerçekleşti. Oturumda, önümüzdeki 20 yıl içinde nükleer enerji alanındaki toplam küresel yatırım hacminin 10 trilyon ABD dolarını geçebileceğine dikkat çekildi ve nükleer santral projelerinin finansmanı için öneriler tartışıldı

    Ankara Sanayi Odası (ASO) ve Nükleer Sanayi Derneği (NSD) tarafından gerçekleştirilen 10. Nükleer Santraller Zirvesi – NPPES’te, ‘Nükleer Enerji Finansmanı’ konulu önemli bir oturum düzenlendi. Sıfır karbon hedefine ulaşmak için ülkelerin enerji karmalarında önemli bir rol oynayan nükleer enerji yatırımlarının finansmanının nasıl sağlanabileceği tartışıldı.

    Oturumun başkanlığını Yeni Nükleer İzleme Enstitüsü (NNWI) Başkanı Tim Yeo üstlendi. Oturum konuşmacıları arasında; IBNI – Uluslararası Nükleer Altyapı Bankası Kurucusu ve Başkanı Daniel Dean, Pillsbury Winthrop Shaw Pittman Enerji ve Doğal Kaynaklar Partneri Vincent Zabielski ve B1 Grup Danışmanlık Teknoloji ve İşlemler Direktörü Alexander Temkin yer aldı.

    Nükleer enerjide küresel yatırım hacmi 10 trilyon ABD Doları’nın üzerine çıkabilir

    IBNI – Uluslararası Nükleer Altyapı Bankası Kurucusu ve Başkanı Daniel Dean şunları söyledi: “2050 yılına kadar en az 1TW ek nükleer kapasiteye ihtiyaç duyulacak. Önümüzdeki 20 yıl içinde nükleer enerji alanındaki toplam küresel yatırım hacmi 5 trilyon ABD Doları’nın üzerinde olacak. Hatta her şeyi doğru yaparsak bu rakam 10 trilyon ABD Doları’nın üzerine de çıkabilir.”

    Daniel Dean IBNI hakkında da şu bilgileri paylaştı: “IBNI’ın küresel nükleer kapasite artışını teşvik etme hedefleri yaklaşık olarak; 2030 yılına kadar 20GW, 2035 yılına kadar 100GW ve 2040 yılına kadar da 600GW’ın üzerinde ek kapasite inşaatı veya tamamlanmış proje şeklinde. IBNI, sınırlı devlet finansmanı ve finansman kaynaklarının bittiği ve piyasa tabanlı finansmanın başladığı yer arasındaki ‘boşlukları doldurmak’ için hizmet verecek. Banka, nükleer enerjiye özgü benzersiz finansman zorluklarını ele almak için finansmanın çok ötesine geçen çok boyutlu çözümler de sağlayacak. Bu çözümler arasında şunlar yer alacak; öz kaynak, rekabetçi hibeler, ticari ve imtiyazlı krediler, garantiler, risk yönetimi ürünleri, danışmanlık hizmetleri ve küresel kaynak havuzlarına erişim. Ayrıca küresel talep birleştirme programları sağlayarak, riskin hızlı bir şekilde azaltılmasını, ölçeklenmeyi ve ölçek ekonomileri aracılığıyla maliyetlerin düşürülmesini mümkün kılacak.  2050 yılı için belirlenen net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için IBNI, hem mevcut hem de ileri nükleer teknolojilerin dünya çapında dağıtımını kolaylaştıracak, geniş bir ekonomi yelpazesinde destek verecek.”

    Nükleer finans piyasası hayal gücünü genişletmeli

    Pillsbury Winthrop Shaw Pittman Enerji ve Doğal Kaynaklar Partneri Vincent Zabielski ise finansmanda yenilik ihtiyacını vurgulayarak şunları söyledi: “Nükleer enerji alanında diğer endüstrilerdeki başarılı uygulamalardan ilham alan yeni finansal modellerin geliştirilmesi önemli. Büyük uçak filolarını finanse etmek için birçok yenilikçi yol geliştirmiş olan havacılık finans piyasası ile karşılaştırıldığında, nükleer finans piyasası biraz hayal gücünden yoksun görünüyor. Ancak piyasada önemli değişimler de var; geleneksel, riskten kaçınan müşterilerden, giderek daha fazla temiz nükleer enerji talep eden dinamik teknoloji şirketleri var. Teknoloji devlerinin büyük yatırımları ve stratejik girişimleri nükleer enerjiye güçlü bir bağlılığı gösteriyor. Nükleer sektörde inovasyonu kolaylaştıran güçlü, uyarlanabilir düzenleyici çerçeveler ve hükümet desteğinin kritik rolü devam ediyor.”

    Güçlü hükümet desteği önemli

    B1 Grup Danışmanlık Teknoloji ve İşlemler Direktörü Alexander Temkin ise nükleer güç santrali projelerinin uluslararası standartlara uygun olması ve güçlü hükümet desteği alması gerekliliğinin kritik önemini vurguladı.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Aksa Doğalgaz, Fortune 500 Türkiye listesinde 44'üncü sırada

    Aksa Doğalgaz, Fortune 500 Türkiye listesinde 44'üncü sırada

    Türkiye’nin en büyük özel doğal gaz dağıtım şirketi Aksa Doğalgaz, net satış, öz kaynak ve FAVÖK gibi ekonomik değerler dikkate alınarak belirlenen Fortune 500 Türkiye 2023 Araştırması’nda 44’üncü sırada konumlandı. Sürdürülebilir büyüme stratejisiyle ilerleyen ve 2023 yılı cirosu 49,8 milyar TL olan Aksa Doğalgaz’ın geçen yıl yaptığı yatırım tutarı 5,7 milyar TL’ye ulaşırken, toplam yatırım tutarı 40 milyar TL seviyesine çıktı.

    Kazancı Holding’in yarım asrı aşan tecrübesi

    Doğal gaz dağıtım sektörünün lideri olarak, 21 yıldır gerçekleştirdikleri çalışmalar ve başarılardan büyük memnuniyet duyduklarını belirten Aksa Doğalgaz Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Aslan, “Geçtiğimiz yıl, şirketimizin sürdürülebilir büyüme stratejisinin temel taşlarını daha da güçlendirdik ve 6 bin kilometre yatırımımızla sektörümüz açısından dünyada bir ilke imza attık. Bugün 45 bin kilometreye aşan şebeke uzunluğumuzla abone sayımızı ve doğal gaz dağıtım hacmimizi önemli ölçüde artırarak ülkemizin enerji güvenliğine katkıda bulunmayı sürdürüyoruz. Geleceği şekillendiren bir vizyonla hareket ederken faaliyetlerimiz ve iş birliklerimizle yalnızca ülkemizde değil, uluslararası alanda da örnek oluyoruz. Aksa Doğalgaz, Kazancı Holding’in yarım asrı aşan tecrübesi ve bilgi birikiminden güç alarak ilerlemeye devam eden çok güçlü bir şirket. 175 ofisimiz ve 4 bin 356 çalışanımızla, vatandaşlarımızı doğa dostu, ekonomik ve konfor sunan doğal gaz ile buluşturuyoruz. Önceliğimiz hiç şüphesiz, doğal gaz arzını tüm abonelerimize en yüksek müşteri memnuniyetiyle, kesintisiz ve güvenli bir biçimde sağlamaya devam etmek olacak. Bizleri bugünlere taşıyan çalışanlarımıza, paydaşlarımıza ve vatandaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum” diye konuştu.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ihracatı 6 ayda 3 milyar doları aştı

    Yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ihracatı 6 ayda 3 milyar doları aştı

    Yaş meyve sebze ihracatı yüzde 1’lik artışla 1 milyar 718 milyon dolar olurken, meyve sebze mamulleri ihracatı yüzde 20’lik yükselişle 1 milyar 42 milyon dolardan 1 milyar 290 milyon dolara ilerledi.

    Türkiye’de 60 milyon ton taze meyve sebze üretildiği bilgisini veren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, 60 milyon ton üretimin katma değere dönüşmesi, üreticinin emeklerinin karşılığını alması için ihracatın üreticinin sigortası konumunda olduğunu, Türk lezzetlerini dünyanın dört bir tarafına ihraç ederek hem ülkeye döviz kazandırdıklarını hem de üreticilerinin emeklerinin karşılığını aldığını dile getirdi.

    TURQUALITY, UR-GE ve Fuarlarla ihracat hedefine koşuyoruz

    “Kiraz, ayva, incir, kayısı üretiminde dünya birincisiyiz” diyen Uçak, “Vişne, salatalık, kavun ve karpuz üretiminde 2.sırada, Elma, biber, mandalina ve domates üretiminde 3.sırada bulunuyoruz. Meyve sebze üretiminde ilk 5’te olduğumuz toplam 15 ürün bulunuyor. Meyve sebze mamullerinde turşu ihracatında dünya lideriyiz. Meyve suları, kurutulmuş ve dondurulmuş meyve sebze üretim ve ihracatında dünyanın en modern tesislerine sahibiz. Sürdürdüğümüz Turkish Fresh and Processed Fruits and Vegetables Cluster URGE Projesiyle 41 firmamızın kümelenerek ihracatımızı artırmasını hedefliyoruz. Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 6 gıda birliği ABD pazarına yönelik sürdürdüğümüz Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi sayesinde ABD’de taze meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ihracatında önemli başarılar elde ettik. Uzakdoğu ülkelerine ihracatımızı artırmak için 2024 yılında 4 fuara katılım sağlamış olacağız. İhracat rakamları bu çabalarımızın karşılığını aldığımızı, meyvelerini topladığımızı ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.  

    Tazede domates, mamulde elma suyu ihracat lideri

    Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin 2024 yılının ilk yarısında ihracatının yüzde 4’lük artışla 595 milyon dolardan 618 milyon dolara çıktığını vurgulayan Başkan Uçak şöyle devam etti; “Türkiye geneli taze meyve sebze ihracatında domates 256 milyon dolarlık ihracatla zirvede yer alırken, mandalina 170 milyon dolarla ikinci, kiraz 143,5 milyon dolarla en çok ihraç edilen üçüncü ürün oldu. Meyve sebze mamulleri ihracatında elma suyu 131 milyon dolarlık performansla birinci olurken, domates salçası 106 milyon dolar, biber turşusu 88 milyon dolar döviz kazandırdı.”

    Yaş meyve sebzede Rusya, meyve sebze mamullerinde ABD en çok ihracat yapılan ülkeler oldu

    Taze meyve sebze ihracatında Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülke 436,5 milyon dolarla Rusya Federasyonu olurken, meyve sebze mamulleri ihracatında en çok ihracat yapılan ülkeler listesinin bir numarasında 209 milyon dolarlık tutarla Amerika Birleşik Devletleri yer aldı. 

    Taze meyve sebze ihracatında Irak’a ihracat yüzde 200’lük artışla 50 milyon dolarlak 200 milyon dolara çıkarken, üçüncü ülke 174 milyon dolarlık ihracatla Almanya oldu. Almanya, meyve sebze mamulleri ihracatında ise; 176 milyon dolarlık Türk lezzeti talebiyle adını ikinci sıraya yazdırdı. Meyve sebze ihracatında üçüncü büyük pazarımız 89 milyon dolarlık ihracatla İngiltere oldu. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı