Kategori: Magazin

  • İGA İstanbul Havalimanı Mali İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığına Mehmet Yasir Koca atandı

    İGA İstanbul Havalimanı Mali İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığına Mehmet Yasir Koca atandı

    Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı İGA İstanbul Havalimanı Mali İşler departmanının başına Mehmet Yasir Koca getirildi.

    İGA İstanbul Havalimanı tarafından yapılan açıklamada, Mehmet Yasir Koca’nın 18 Temmuz 2024 tarihi itibarıyla Mali İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı (CFO) olarak göreve başladığı duyuruldu. Koca’nın İGA ve iştiraklerinin mali işlerinin yönetiminden sorumlu olacağı belirtildi.

    Bilkent Üniversitesi İşletme Bölümü’nden Yüksek Şeref öğrencisi olarak mezun olan Mehmet Yasir Koca, master derecesini London Business School’da tamamladı. Çalışma hayatına 2013 yılında Garanti Bankası’nda Yatırım Bankacılığı alanında başlayan Koca, PwC, UniCredit, YDA Group firmalarında finans alanında yönetim görevleri üstlendi. 2017-2022 yılları arasında Kalyon Holding Kurumsal Finans Başkanlığı görevini yürüten Mehmet Yasir Koca, 2022 yılından bu yana Kalyon Enerji’de CFO (Finans ve Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı) olarak görev yaptı. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Sürdürülebilir bir BT stratejisi için beş temel adım

    Sürdürülebilir bir BT stratejisi için beş temel adım

    2024 yılının başlarından itibaren küresel manzara tıpkı madalyonun iki yüzü gibi: daha temiz, geleceğe daha yeşil bir gezegen bırakma zorluğu ve bunun ortak geleceğimiz için temsil ettiği bir fırsat olarak karşımıza çıkıyor. Konunun uzmanlarına göre teknoloji, bu dönüşümsel fırsatın kilidini açabilecek anahtar olsa da maksimum sürdürülebilirlik faydalarını elde etmek için ondan nasıl yararlanılacağını anlamak kritik önem taşıyor.

     

    Dell Technologies Türkiye ve ECIS Ülke Müdürü Işıl Hasdemir,  “Bu hassas dengeyi sağlamak, sürdürülebilir BT çözümlerine dayanan ve en iyi uygulamaları hayata geçiren bütüncül bir yaklaşım gerektiriyor. Aslında yatırım, kullanım, verimlilik veya bunların tamamına ilişkin birçok sorunun cevabı sürdürülebilir BT’de bulunabiliyor” diyor.

     

    Sürdülebilir bir BT stratejisi için izlenmesi gereken 5 temel temel adım olduğunu söyleyen Hasdemir, söz konusu adımları şöyle açıklıyor: 

    1. Altyapının optimize ve modernize edilmesi 

    Aktif olarak kullanılmayan veya az kullanılan sunucular gibi verimsiz BT varlıkları, veri merkezlerinde en çok enerji israfı nedenlerinden biri olarak değerlendiriliyor. İlk adım olarak, BT ortamınızın kapsamlı bir denetimini yaparak en çok güç tüketen ve verimsiz ekipmanları belirleyin. Bu ekipmanları değiştirmek ve modern, daha enerji verimli çözümler uygulamak verimliliği artırabilir, ısıtma ve soğutma sistemlerini optimize edebilir ve alan gereksinimlerini azaltabilir.

    Veri merkezini optimize etmenin bir diğer yolu da mevcut altyapınızdan daha fazla verim almak. Özellikle kapasite kullanımı, güç ve ısı yönetimi; yüksek performanslı donanım, etkili cihaz güç yönetimi ve akıllı veri merkezi güç yönetimi yoluyla sıklıkla iyileştirilebilecek alanlar olarak öne çıkıyor.

    Veri merkezi enerji verimliliğini optimize etmek, dikkatli bir planlamanın yanı sıra gelişmiş güç, ısı ve soğutmayı da dikkate alan diğer bileşenlerin daha bilinçli ve sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasını gerektirir. Örneğin portföyümüzde, müşterilerimizin veri merkezlerindeki enerji israfını azaltmak için teknolojimizi sürekli olarak daha verimli ve daha az enerji tüketir hâle getirmeye çalışıyoruz.

    Otomasyon teknolojileri ve telemetri verileri de güç yönetiminde insan müdahalesi ihtiyacını ortadan kaldırarak süreci basitleştirdikleri için kritik öneme sahip. Bu teknolojilerin uygulanması, yoğun olmayan zamanlarda güç tüketimini azaltmaya ve enerji performans sorunlarını daha hızlı tespit etmeye yardımcı olabilir. Yapay zekâ, yazılım tabanlı uygulamalar ve eko modları gibi diğer yeni teknolojiler de müşteri ve altyapı ürünlerinin ısı ve güç ihtiyaçlarının yönetimini destekleyebilir. Eski sistemlerin güvenli ve sorumlu bir şekilde geri dönüştürülmesini sağlamak için bunları ne zaman kullanım dışına çıkarmanız gerektiğini bilmek bu analizin önemli bir parçası olarak öne çıkıyor.

    2. Daha azla daha fazlasını yapın

    Donanım konsolidasyonu, karbon emisyonlarını ve veri merkezlerinin kapladıkları fiziksel alanı azaltmanın en iyi yollarından biri. Günümüzde kuruluşlarda üstel veri büyümesi, depolama ortamları için maliyetleri ve karmaşıklığı artırıyor. Veri merkezleri ve uzak tesisler; artan işletme maliyetleri, depolama yönetimi ve veri koruma sorunlarıyla karşı karşıya kalıyor. Kritik öneme sahip verileri merkezî mimariler altında konsolide ederek işletmeler, enerji tüketimini ve bilgi işlem yoğunluğunu azaltırken, toplam sahip olma maliyetini (TCO) düşürebilir ve çevreyi destekleyebilir.

    3. Çevre dostu kaynakları benimseyin 

    BT endüstrisi, lityum veya kobalt gibi yüksek enerji ve su tüketimi ile çevresel zararlara yol açan mineraller de dâhil olmak üzere sınırlı ham maddelere önemli ölçüde bağımlı. Bu ham maddelere alternatifler giderek daha fazla talep görüyor çünkü hâlihazırda kullanımda olan malzemelerden yararlanmak, ilave doğal kaynakları tüketmemek ve üretimlerinde ve ürün yaşam döngüsü boyunca daha az sera gazı salınımı yapmak anlamına geliyor. Örneğin, yeni piyasaya sürülen Latitude AI bilgisayarımızın pillerinde, elektrikli araç bataryalarından elde edilen yüzde 50 geri dönüştürülmüş kobalt kullanılıyor.

    Yeni ve daha çevre dostu malzemeler için inovasyon yapmak, daha sürdürülebilir BT’yi teşvik etmeye yardımcı olacaktır. En hızlı uygulanabilecek girişimlerden biri de BT tasarım sürecinin, ürünlerin ve malzemelerin mümkün olduğunca uzun süre dolaşımda kalmasını sağlayan kapalı döngü modelinde işlemesidir.

    4. Geri dönüşüm ve yeniden kullanım

    Birleşmiş Milletler’e göre, dünya genelinde 57,4 milyon ton elektronik atık üretiliyor. Geri dönüşüm oranları ise hâlâ düşük seviyelerde. Örneğin, e-atık geri dönüşümünde dünya lideri olan AB’de bile e-atıkların sadece yüzde 35’inin düzgün bir şekilde toplandığı ve geri dönüştürüldüğü bildiriliyor. Tüketicilere ve ticari müşterilere sunulan onarım, geri kazanım ve yeniden kullanım hizmetlerini artırarak, artık işe yaramayan teknolojiyi daha fazla geri kazanmayı ve ürünlerin ve malzemelerin mümkün olduğunca uzun süre kullanımda kalmasını sağlamayı hedefliyoruz.

    Sürdürülebilir alternatifler her üretim hattında bulunmayabilir, bu nedenle geri dönüşüm ve yeniden kullanımın tutarlı bir şekilde gerçekleştirilmesi de kritik öneme sahip. Geri dönüştürülmüş plastik ve okyanus atığı plastikler ambalajlarda ve ürünlerde kullanılabilir. Değerli metaller ve mineraller içeren atık elektronik eşyalar da önemli ham madde kaynaklarıdır. 

    Daha basit bir ürün tasarımı yaklaşımı; daha az ham madde kullanımını, yeniden kullanım ve geri dönüşüm için bileşenlerin ve malzemelerin daha kolay çıkarılmasını ve kullanım dışına alınan BT ekipmanlarının geri kazanımını otomatikleştiren hizmet olarak sunulan (aaS) iş modellerinin gelişmesini sağlar. 

    5. BT’nin ömrünü uzatın

    Onarılabilir ve sürdürülebilir tasarımlar geliştirdikçe cihazların kullanım ömrü de uzuyor. Ancak kullanıcılar, daha güçlü bir model daha düşük bir maliyetle veya daha yüksek performansla sunulduğunda elektronik cihazlarını kolayca değiştirme eğiliminde. Kısaca belirtmek gerekirse, bir cihazın kullanım süresi ne kadar uzun olursa çevre için o kadar iyidir. Her cihazın en uzun süre kullanılmasını sağlamak için üreticilerin, donanımın gelecekteki gereksinimlere göre yükseltilebilir olmasını ve yazılım ve güvenlik güncellemelerinin mevcut hizmet sözleşmesinin dışında da sunulmasını sağlamaları gerekir.

    Ekipmanları onarmak kullanım ömrünü uzatır ve neredeyse her zaman yeni cihazlar satın almaktan daha sürdürülebilirdir. Bunun başarılı olabilmesi için bileşenlerin kolayca değiştirilebilmesi, kullanım kılavuzlarının kolay bulunup anlaşılabilir olması ve yedek parçaların ve garantilerin kolayca erişilebilir olması önemlidir. Cihazları onararak kullanım ömürlerini uzatmak ve bu süreçte malzemeleri yeniden kullanmak, döngüsel ekonominin kritik unsurlarından olup onarımın, BT endüstrisi için uyarlanabilir bir çözüm olarak önem kazandığını görüyoruz.

    Özetle teknoloji, bizi sürdürülebilirlik hedeflerimize ulaştırma potansiyeline sahip ve sürdürülebilir bir BT stratejisinin beş temel ayağını benimseyen kuruluşlar, verimlilik ve çevresel faydalar elde etme konusunda lider konuma gelebilirler.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Yeni nesil depolama hizmeti: Depootel

    Yeni nesil depolama hizmeti: Depootel

    Depootel çözümleriyle müşterilerine 1 metrekareden 100 bin metrekareye, 1 paletten 100 bin palete dek esnek depolama hizmetleri ve kişiye özel depo tasarım imkanları sunuyor. 

     

    Gaziantep’in en yüksek hacimli taşımacılık kuruluşlarından Eyüp Lojistik, taşımacılık hizmetlerinin yanında depolama hizmetlerinde de ihtiyaca göre göre esnek çözümlerle yardımcı oluyor. Müşterilerden oluşan talep neticesinde doğan Depootel konseptiyle Eyüp Lojistik; ithalat, ihracat ve imalat yapan firmaların yanı sıra bireysel depolama ihtiyaçlarına da hizmet veriyor. 

     

    Eyüp Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık, stoklarını ve hammaddelerini depolayacak yeterli alanı bulunmayan firmalara çözüm sağladıklarını belirterek, bu ürünleri talebe göre; günlük, haftalık, yıllık olarak depoladıklarını, indirme yükleme, paketleme ve elleçleme (malların taşınması, yüklenmesi, boşaltılması, istiflenmesi, ayrılması, paketlenmesi), iç nakliye araç temini bunun yanında, stok sayımı da yaparak, müşterilerin işlerini kolaylaştırdıklarının altını çizdi. 

     

    Bartık, ‘’Depootel konseptimiz tıpkı bir otel gibi hizmet veriyor. Burada belirleyici olan unsur; ürün sayısı, metrekare ve süre. Hizmeti tamamen müşterimiz belirliyor. Örneğin ürünlerinin taşınmasını, paketlenmesini, barkodlanma, üretim/son kullanma tarihi kontrolü, etiketleme, yeniden ambalajlama, koli birleştirme, montaj, paletleme/palet bozma gibi spesifik işler müşterilerimizce talep edilebiliyor, sonrasında bu hizmetleri tamamen biz yapıyoruz. Bunun yanında depolanan ürünlerin ne kadarını satmak istediklerini belirttiklerinde ise, ürünlerinin stok sayımlarını yaparak kendilerine bilgi veriyoruz. Depolarımız 24 saat güvenlik personeli ve kapalı devre güvenlik kameraları ile kontrol ve kayıt ediliyor. Müşterilerimize anlık bilgi paylaşımları profesyonel çalışanlarımız tarafından, titizlikle yapılıyor Depootel’de müşterilerimizin taleplerine göre, her zaman ve her şekilde esnek depo çözümleri yer alıyor. Depootel’e ilginin her geçen gün arttığını memnuniyetle görüyoruz’’ diye konuştu

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Odeabank “Yatırım Odaklı Podcast" ile yatırımcılara rehberlik ediyor

    Odeabank “Yatırım Odaklı Podcast" ile yatırımcılara rehberlik ediyor

    Ekonomi gazetecisi Güzem Yılmaz Ertem, yeni bölümlerde alanında uzman isimlerle dünya piyasalarını keşfediyor; yatırım dünyasının derinliklerini, akıllı yatırımcıların vergi stratejilerini ve yeni yatırım türlerini masaya yatırıyor.

    Odeabank’ın birikimlerini yatırıma dönüştürmek isteyenler için hazırladığı “Yatırım Odaklı Podcast” yeni bölümleriyle yatırım dünyasına adım atmak isteyenlere rehberlik etmeye devam ediyor. 

    Yatırım Odaklı Podcast’in ikinci sezon yeni bölümlerinde ekonomi gazetecisi Güzem Yılmaz Ertem, konuklarına yatırımcıların akıllarındaki soruları soruyor. Yeni bölümlerde Güzem Yılmaz Ertem, İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, Odeabank Yatırım Araştırmaları ve Stratejileri Müdürü Berk Sezgin, Uluslararası Yatırımcılar Derneği Vergi Teşvikler Çalışma Grubu Başkanı Emrah Akın ve Araştırmacı Yazar Turan Sert’i ağırlıyor. 

    Türkiye’nin en çok dinlenen 10 ekonomi podcasti arasında yer alan Yatırım Odaklı Podcast’in ikinci sezon yeni bölümlerinde “Yurt dışı piyasalara nasıl yatırım yapılır? Neden ve nasıl yatırım yapmalıyız? Akıllı yatırımcının vergi stratejileri, Farklı yatırım türleri: Başka alternatifler mümkün mü?” soruları her biri alanında uzman isimler tarafından mercek altına alınıyor.

    Her hafta yeni bölümleri yayınlanan “Yatırım Odaklı Podcast” Odea uygulaması, Odea Radyo, Odea uygulaması, Spotify, Apple Podcasts, Karnaval, Amazon, Deezer üzerinden dinlenebiliyor. 

    Dünya Piyasalarını Keşfetmek: Yurt dışı piyasalara nasıl yatırım yapılır? bölümünde duayen isim İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, uluslararası piyasalara nasıl yatırım yapılabileceğini anlatıyor. Finansal okuryazarlığa ihtiyaç duyulmadan dinlenebilecek bu bölümde, uluslararası piyasalarda neleri takip ederek yatırımlara yön verilebileceği üzerinde duran Manukyan, akıllı yatırımın anahtarını veriyor.

    Neden ve nasıl yatırım yapmalıyız? bölümünde Odeabank Yatırım Araştırmaları ve Stratejileri Müdürü Berk Sezgin, yatırım dünyasının derinliklerini dinleyicilerle paylaşıyor. Hayattan beklentinin yatırım motivasyonunu nasıl etkilediğine değinerek “Herkese, Her Keseye Uyan Yatırım Türleri Nelerdir? Nereye Yatırım Yapılır?” sorularını cevaplıyor.

    Akıllı yatırımcının vergi stratejileri bölümünde Türkiye’de finansman ve vergi okuryazarlığı denilince ilk akla gelen isimlerden olan Uluslararası Yatırımcılar Derneği Vergi Teşvikler Çalışma Grubu Başkanı Emrah Akın, yatırım yapmanın kritik bir alanı olan “Vergi Politikaları” konusuna ışık tutuyor. Vergi politikalarını doğru anlamak ve stratejilerini bu doğrultuda oluşturmak isteyen yatırımcıların kaçırmaması gereken bu bölümde Akın, gelir vergisi ve enflasyon muhasebesini irdeliyor.

    Farklı yatırım türleri: Başka alternatifler mümkün mü? bölümünde ise merkeziyetsiz finans ve blokchain yatırımları konusunda akademik yazıları ile gündemde olan Araştırmacı Yazar Turan Sert, alternatif yatırım araçlarını anlatıyor. Yatırımın sadece finansal araçlarla sınırlı olmadığını vurgulayarak alternatif yatırım araçları ve sanat gibi diğer yatırım seçeneklerini değerlendiriyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • BİM, Müşterilerine Nişasta Bazlı Çevre Dostu Torba Hediye Ediyor

    BİM, Müşterilerine Nişasta Bazlı Çevre Dostu Torba Hediye Ediyor

    BİM, “Plastiksiz Temmuz” hareketinden de yola çıkarak mısır nişastasından üretilen biyobozunur torbaları, 29 Temmuz Pazartesi günü Türkiye’deki 11 binin üzerinde mağazasında müşterilerine hediye ediyor. Şirket, böylelikle plastik kullanımını azaltmaya dikkat çekmeyi amaçlıyor. Doğa dostu biyobozunur torbalar, bir yıl içerisinde toprakta çözünebiliyor. 

    BİM, gezegenimizin sınırlı doğal kaynaklarını korumak ve gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla etki odaklı sürdürülebilirlik çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Bu kapsamda BİM, sıfır atık hedefleri doğrultusunda “Plastiksiz Temmuz” hareketinden de yola çıkarak öncü bir adım atıyor ve mısır nişastasından üretilen çevre dostu torbaları 29 Temmuz Pazartesi günü müşterilerine hediye ediyor. Tamamen biyo bileşenlerden oluşan torbalar geleneksel petrol bazlı plastik poşetlerden farklı olarak; topraktaki bakteriler, mikroorganizmalar, nem, ısı ve ışık etkisi ile biyolojik olarak parçalanabiliyor. Kullanım ömrünün sonunda tüm organik bileşenlerinin karbondioksit ve suya dönüşmesiyle ayrışıyor. Bu sayede, %100 biyobozunur torbalar bir yıl içerisinde hiçbir kalıntı bırakmadan toprağa dönüşüyor.

    Son 5 yılda çeşitli verimlilik projeleri sayesinde ürün ambalajlarında plastik ve karton ham madde kullanımında ciddi bir azaltım sağlayan şirket, 2025 yılına kadar 820 ton kağıt ve 750 ton plastik ham madde kullanımını azaltmayı hedefliyor.

    BİM CEO’su Haluk Dortluoğlu da yaşanabilir bir çevre ve sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlamanın BİM’in kuruluşundan bu yana öncelikleri arasında olduğunu belirtti. Dortluoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

    BİM olarak plastik kullanımının azaltımı, atık yönetimi, geri dönüşüme ve döngüsel ekonomiye katkı alanlarında öncü uygulamaları hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda tek kullanımlık plastik tüketiminin azaltılması yönünde önemli bir farkındalık adımı atıyoruz ve toprakta çözünen, tamamen biyo bileşenlerden oluşan nişasta bazlı torbaları mağazalarımızda müşterilerimize hediye ediyoruz. Hep birlikte harekete geçtiğimizde ortaya çıkaracağımız etkinin dünyanın geleceğine ve plastik kirliliğine yönelik çözüme katkı sağlayacağına inanıyoruz.”

    BİM, güçlü sürdürülebilirlik hedefleriyle ülkemizin ve dünyanın geleceğine katkı sağlıyor 

    Ambalaj ve atık yönetimini sürdürülebilirlik öncelikleri arasında tutan BİM, geçtiğimiz yıl ambalajlamada kaynak verimliliğini artırmak ve sürdürülebilir ham madde alternatiflerini yaygınlaştırmak için yürüttüğü çalışmalarla 450 ton plastik ve 759 ton kağıt tüketiminin önüne geçti. 

    BİM, sürdürülebilirlik alanında sera gazı yoğunluğunu 2026 yılı itibarıyla yüzde 20 azaltma taahhüdünün yanı sıra 2025 yılına kadar enerji ihtiyacının %25’ini doğal kaynaklardan sağlamak üzere hayata geçirdiği Güneş Enerjisi Santrali projeleriyle de sektöründe öncülüğünü koruyor. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Fişekhane'ye üç yeni marka

    Fişekhane'ye üç yeni marka

    İstanbul’un tarihi mekanlarından Fişekhane, Emirgan Sütiş, Pera Bulvarı ve Espressolab’ı bünyesine kattı.

    Gastronomi, kültür-sanat ve eğlencenin İstanbul’daki adresi olan Fişekhane, bünyesine kattığı markalarla her geçen gün büyüyerek cazibe merkezi olma kimliğini giderek güçlendiriyor.

    Organik malzemelerle hazırladıkları enfes kahvaltılar ile güne başlayacağınız, farklı damak tatlarına hitap lezzetleri ile öğle ya da akşam yemeklerinize keyif katacağınız Emirgan Sütiş, Fişekhane’de hizmet vermeye başladı. Sütlü tatlıların da vazgeçilmez durağı Emirgan Sütiş, Fişekhane’nin tarihi atmosferinde misafirlerine eşsiz bir ambiyans sunuyor.

    Türkiye’nin en yenilikçi kahve zinciri olan Espressolab, Fişekhane’de kahve tutkunlarına dünyadaki gurme kahve kültürünün değişik tatlarını sunacak. El Salvador, Guatemala, Kosta Rika, Nikaragua, Kolombiya, Brezilya, Kenya ve Tanzanya’nın yerel çiftliklerinden getirttikleri kahveleri, dünyaca ünlü kahve uzmanı Bruce Miletto’nun danışmanlığında harmanlayan Espressolab, menüsüne farklı aromalar ekleyerek daha da zenginleştirip misafirlerine sunuyor. 

    Dekorasyona ve lükse yeni bir soluk getiren Pera Bulvarı ilk mağazasını Fişekhane’de açtı. Özgün, ödüllü tasarımları ve kaliteli ürünleri ile geçmiş ve gelecek, klasik ve modern tarzlar Pera Bulvarı mağazalarında tasarım severler ile buluşuyor. Pera Bulvarı Fişekhane Mağazası’nda, dünyaca ünlü Alessi, Koziol ve Baci Milano, Guzzini, Philippi, Weimar, Cristel, Revol, Rader, gibi markaların ürünleri yer alıyor.

    Bünyesine kattığı markalarla her geçen gün misafirlerine benzersiz deneyimler sunan Fişekhane yeniliklerinden haberdar olmak için fisekhane.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Anadolu Yakası'nın Gastronomi Merkezi olarak öne çıkan Bulvar 216 yeni markaları ile dikkat çekiyor

    Anadolu Yakası'nın Gastronomi Merkezi olarak öne çıkan Bulvar 216 yeni markaları ile dikkat çekiyor

    Ödüllü mimarisi, gurme restoranları ve keyif dolu kafeleri ile Ataşehir’in merkezinde yer alan Bulvar 216, bünyesine kattığı yeni markalar ile ziyaretçilerine eşsiz bir gastronomi deneyimi sunuyor.

    Sokak yemeklerine rafine bir dokunuş getiren Snob Street Food, Bulvar 216’nın yeni lezzet duraklarından… Sokak lezzetlerinin dinamizmini; kaliteli ve temiz malzemeler kullanan eğitimli şeflerle gurme bir deneyime dönüştürmeyi başaran Snob Street Food yerel lezzetleri ve dünyadan sokak lezzetlerini şehrin yeme içme düzenine kazandırarak hem malzemeden ödün vermeyerek hem de genç şeflerle çalışarak sürdürülebilirliği odağına alıyor.

    En kaliteli Belçika çikolatası olan Callebaut ürünleri ile eşsiz çikolatalar ve tatlılar sunan Boston Drink & Dessert Bulvar 216’da yerini aldı. Günlük üretim yaparak her zaman taze ürünler sunan ve yepyeni yaz içeceklerini menüsüne katan Boston Drink & Dessert Bulvar 216’da çikolata tutkunlarını ağırlıyor.

    Zengin dünya mutfağı ve imza kokteylleriyle bilinen Loxxi, Bulvar 216’da lezzet tutkunlarını bekliyor. Haftanın belirli günlerinde gerçekleşecek müzik şovları ile de yemek tutkunuzu eğlenceye dönüştürecek Loxxi, özel günlerin de vazgeçilmez mekanı olmaya aday…

    Bir marketin çok ötesinde deneyim sunan Boldy Yemek ve Market, Bulvar 216’ın en dikkat çekici mekanlarından biri. Restorana gider gibi gelip alışveriş yapabileceğiniz, markete gider gibi gelip yemek yiyebileceğiniz, her ihtiyacınızı bulup ihtiyacınız kadarını alabileceğiniz bir deneyim sunan Boldy Yemek ve Market, Bulvar 216’nın yükselen trendi olarak öne çıkıyor.

    Hayata yeni dokunuşlar sunan Bulvar 216 yeniliklerinden haberdar olmak için bulvar216.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

     

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Fintech Lideri Nigel Morris Türkiye'de

    Fintech Lideri Nigel Morris Türkiye'de

    Türkiye girişimcilik ekosistemine uluslararası yatırımcıların dikkatini çekme misyonunu başarıyla sürdüren kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Girişimci Kurumlar Platformu (GKP), geçtiğimiz Mayıs ayında uluslararası yatırımcıların geniş katılımıyla gerçekleşen CVC Bosphorus’24 etkinliğine ev sahipliği yaptıktan sonra şimdi de Nigel Morris’i ağırlıyor. GKP, daha önce Kanada’nın en büyük fonlarından Portage’ın kurucu ortağı ve partneri Adam Felesky ve İngiltere’nin önde gelen yatırım fonlarından Apis Partners’ın kurucusu Udayan Goyal gibi önemli isimleri de ağırlamıştı. Bu etkinlikler, GKP’nin küresel yatırımcıları Türkiye’ye çekme ve yerel girişimcilerle bağlantılar kurma çabalarının bir parçası olma özelliği taşıyor.

     

    Fintech Lideri Nigel Morris Türkiye’de

    QED Investors’ın kurucularından ve baş yatırımcılarından biri olan Nigel Morris, Capital One’ı dünya çapında başarıya ulaştıran stratejik zekâsı ve fintech dünyasında yaptığı etkileyici yatırımlarla tanınıyor. QED Investors altında, Credit Karma, Nubank, Avant, SoFi, Klarna, GreenSky ve AvidXchange gibi 29 unicorn’a yatırım yapmış olan Morris, yönettiği 5 milyar dolarlık varlıkla fintech dünyasında öne çıkıyor. Bu özel etkinlikte, Morris Türkiye’nin finansal teknoloji ve yatırım potansiyelini değerlendirdi ve uluslararası yatırımcılarla paylaştı.

     

    Türkiye’nin Yatırım Dünyasından Önemli İsimler Buluştu

    Swissotel The Bosphorus İstanbul’da Finberg Yönetim Kurulu Üyesi ve Girişimci Kurumlar Platformu’nun (GKP) kurucusu İhsan Elgin’in koordinasyonunda düzenlenen bu özel etkinliğe katılan liderler arasında Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Genel Müdürü İbrahim Öztop, Türkiye Kalkınma Fonu CEO ve Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Elif Altuğ, Fibabanka Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Mert, Fiba Holding İcra Kurulu Üyesi Mehmet Güleşçi, Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Cahit Erdoğan, Yapı Kredi Bankası Sınırsız Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Yakup Doğan, Ak Portföy CEO’su Mehmet Ali Ersarı, Yıldız Ventures Yatırım Komitesi Üyesi Yahya Ülker ve Rota Portföy Yönetim Kurulu Başkanı Tevfik Eraslan yer aldı. Etkinlik, 15’e yakın üst düzey liderin katılımıyla gerçekleşti.

     

    Nigel Morris yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin fintech ve yatırım potansiyeli beni heyecanlandırıyor. QED Investors olarak, yenilikçi ve büyüme odaklı girişimlere yatırım yapma misyonumuzla Türkiye’yi önemli bir ortak olarak görüyoruz” dedi. Dünya çapında 225’ten fazla şirkete yatırım yapan ve 19 ülkede faaliyet gösteren QED Investors 5 milyar dolardan fazla varlık yönetiyor.

     

    İhsan Elgin, etkinlik hakkında yaptığı açıklamada, “Türkiye’nin yeniden güven kazanan ivmesi ve fintech alanında sunduğu fırsatlar uluslararası yatırımcıların dikkatini çekiyor. Bu etkinlik, Türkiye’deki yatırım potansiyelini dünyaya tanıtmak ve uluslararası iş birliklerini güçlendirmek için önemli bir platform sağlıyor” dedi.

     

    Türkiye’nin Yeniden Güven Kazanan İvmesi

    Türkiye, son dönemde ekonomik ve finansal alanda yeniden güven kazanan bir ivme yakalayarak uluslararası yatırımcıların dikkatini çekmeye devam ediyor. Girişimci Kurumlar Platformu, bu ivmeyi desteklemek ve ülkemizdeki yatırım fırsatlarını uluslararası arenada tanıtmak amacıyla düzenlediği etkinliklerle bu sürece katkıda bulunuyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Bybit, Türev Piyasasında İkinci Sıraya Yükseldi ve Küresel Kripto Ticareti Lideri Olarak Konumunu Sağlamlaştırdı

    Bybit, Türev Piyasasında İkinci Sıraya Yükseldi ve Küresel Kripto Ticareti Lideri Olarak Konumunu Sağlamlaştırdı

    İşlem hacmine göre dünyanın en büyük ikinci kripto borsası olan Bybit, dün yayınlanan en son CoinMarketCap raporunda türev piyasasında ikinci sıraya ulaştığını ve işlem hacmine göre dünyanın en büyük ikinci kripto borsası olma statüsünü sağlamlaştırdığını duyurdu. Bu önemli başarı, Bybit’in kullanıcıları için üstün bir ticaret deneyimi sağlama konusundaki kararlılığının altını çiziyor.

    Bybit Satış ve Pazarlama Direktörü Joan Han, açıklanan raporla ilgili yaptığı açıklamada: “Bu dönüm noktasına ulaştığımız için inanılmaz derecede gururluyuz. Türev piyasasında 2 numaraya yükselişimiz, inovasyon ve kullanıcı memnuniyetine durmaksızın odaklanmamızın bir kanıtıdır. Ürün tekliflerimizi sürekli geliştirerek, kullanıcılarımızı işlemleri daha etkili bir şekilde gerçekleştirmeleri için ihtiyaç duydukları araçlarla güçlendiriyoruz.” Sözlerine yer verdi.

    Bybit, türev piyasasındaki başarısını aşağıdakiler de dahil olmak üzere birkaç temel faktöre bağlıyor:

    • Birleşik Ticaret Hesabının (UTA) Gücü: UTA, deneyimi kolaylaştıran ve kullanıcıların mali durumlarını ve risklerini etkili bir şekilde yönetmelerini sağlayan hepsi bir arada bir hesap sunarak kriptoda devrim yaratıyor. Spot ticaret, marj ticareti, sürekli sözleşmeler, opsiyonlar ve vadeli işlemler için ayrı hesaplar arasında geçiş yapma ihtiyacını ortadan kaldırır. Bu çok yönlülük, 160’tan fazla token ile çapraz marj ticareti de dahil olmak üzere benzersiz bir esneklik sağlar. Kullanıcılar, yeni pozisyonlar açmak için gerçekleşmemiş kârlardan bile yararlanarak sermaye verimliliklerini en üst düzeye çıkarabilir. Bybit Kurumsal Yatırımcı Hizmetleri (INS) müşterilerinin %96’sının alım satım faaliyetleri için UTA’yı kullandığı istatistiği, etkinliği hakkında çok şey söylüyor.
    • Geliştirilmiş Ürün Teklifleri: Bybit, en yeni alım satım özelliklerinin geliştirilmesine öncelik vermektedir. Iceberg Emri ve Websocket Emri yerleştirmenin tanıtımı, kullanıcılara alım satımları üzerinde daha fazla kontrol ve esneklik sağlayarak bu taahhüdü örneklemektedir.
    • Gelişmiş Risk Yönetimi Özellikleri: Bybit, kullanıcı güvenliği ve emniyetine öncelik verir. Borsa, gecikmeli otomatik geri ödeme ve otomatik risk limiti kademe ayarlamaları gibi özellikleri uygulayarak kullanıcıların risk profillerini etkili bir şekilde yönetmelerini sağlar.

    Bybit’in türev piyasasında 2. sıraya yükselmesi, borsanın tüm kripto toplulukları için önde gelen varış noktası olma konusundaki kararlılığını gösteriyor. Yeniliğe, kullanıcı merkezli özelliklere ve sağlam güvenlik ve risk yönetimi araçlarına durmaksızın odaklanan Bybit, etkileyici büyüme yörüngesini sürdürmeye hazırlanıyor.

     

    Bybit Hakkında

    Bybit, 37 milyondan fazla kullanıcıya hizmet veren, işlem hacmine göre dünyanın en büyük ikinci kripto para borsasıdır. 2018 yılında kurulan Bybit, kripto yatırımcılarının ve tüccarlarının ultra hızlı bir eşleştirme motoru, 7/24 müşteri hizmetleri ve çok dilli topluluk desteği bulabilecekleri profesyonel bir platform sunmaktadır. Bybit, Formula 1’in hüküm süren İnşaatçılar ve Sürücüler şampiyonu Oracle Red Bull Racing takımının gururlu bir ortağıdır.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • EİB'ten 2024'ün ilk yarısında 200 ülke ve bölgeye ihracat

    EİB'ten 2024'ün ilk yarısında 200 ülke ve bölgeye ihracat

    Egeli ihracatçılar, 2024’ün ilk yarısında 200 farklı ihraç pazarına ulaşarak, 108 ülke ve bölgeye ihracatını artırmayı başardı.

     

    Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği, ABD ve Çin rekabetiyle mücadele etmek, küresel sahnede daha iddialı bir AB vizyonunu oluşturmak için Yeşil Mutabakat ile “Buy European” stratejisini güçlendiriyor. 2024’ün ilk yarısında AB 4,6 milyar dolarla ihracatımızın önemli bir bölümünü oluşturdu. 6 aylık ihracatımızda Avrupa kıtasının payı yüzde 51 olarak kayıtlara geçti. Amerika ülkelerine yüzde 8 artışla 1,1 milyar dolar, Orta Doğu ülkelerine 979 milyon dolar, Afrika ülkelerine yüzde 2 artışla 689 milyon dolar, Eski Doğu Bloku ülkeleri 579 milyon dolar, Serbest Bölgelere yüzde 12 artışla 183 milyon dolar, Türk Cumhuriyetlerine 178 milyon dolar ihracatımız var. Almanya 912 milyon dolar, ABD yüzde 3 artışla 791 milyon dolar, İtalya 517 milyon dolar, İspanya 507 milyon dolar, Birleşik Krallık yüzde 8 artışla 461 milyon dolar, Hollanda’ya yüzde 9 artışla 383 milyon dolar, Fransa’ya 365 milyon dolar, Rusya’ya 256 milyon dolar ihracatla ilk sıralarda yer alıyor.” dedi.  

     

    2024’ün ilk yarısında Çin’e ihracatta yüzde 66 artış

     

    Başkan Eskinazi, 2024 yılı Ocak-Haziran döneminde en fazla ihracat artışı gösterdiği Asya-Okyanusya ülkelerine yüzde 17 artışla 637 milyon dolar ihracat yaptıklarına değindi.  

     

    “Ticaret Bakanlığımızın Uzak Ülkeler stratejisiyle belirlediği 18 ülkenin 11’ine ihracatımızda belirgin artışlar yaşadık. EİB olarak Uzak Doğu ülkeleriyle ihracatımız incelendiğinde; artık sadece tekstil ve tüketim malları dışında elektrikli otomobilden, yenilenebilir enerji endüstrisine, hammadde piyasasına, birçok gelecek teknolojisi ve stratejik ürünün her bir segmentine hakim durumda olan Çin’e yüzde 66 artışla 211 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Japonya’ya yüzde 28 artışla 77 milyon dolar, Güney Kore’ye 26 milyon dolar, Hong Kong’a 11 milyon dolar, Tayvan’a 9 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Güney Asya’da ihracatımızı Hindistan’a yüzde 3 artışla 56 milyon dolar, Pakistan’a yüzde 48 artışla 27 milyon dolar, Bangladeş’e yüzde 39 artışla 20 milyon dolar büyüttük. Asya Pasifik bölgesinde ise Vietnam’a 32 milyon dolar, Malezya’ya 20 milyon dolar, Tayland’a yüzde 35 artışla 11 milyon dolar, Filipinler’e 8 milyon dolar, Singapur’a yüzde 15 artışla 8 milyon dolar ihracat yaptık.”

     

    Ege Bölgesi’nde mobilya kağıt orman ürünleri ve mamulleri sektörünün ihracatında birinci ülke; yüzde 60 artışla 28 milyon dolarla ABD oldu. Demir çelik sektörü 2024’ün ilk yarısında en fazla ihracatı 149 milyon dolarla Almanya’ya, deri ve deri mamulleri sektörü 11 milyon dolarla Almanya’ya, hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü 144 milyon dolarla İspanya’ya, hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü yüzde 89 artışla 84 milyon dolarla Cezayir’e, kuru meyve ve mamulleri sektörü 26 artışla 76 milyon dolarla Birleşik Krallık’a, maden sektörü yüzde 167 artışla 153 milyon dolarla Çin’e, yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri sektörü 95 milyon dolarla ABD’ye, su ürünleri ve hayvancılık mamulleri sektörü yüzde 8 artışla 96 milyon dolarla İtalya’ya, tekstil ve hammaddeleri sektörü 21 milyon dolarla Çin’e, tütün sektörü yüzde 16 artışla 62 milyon dolarla Irak’a, zeytin zeytinyağı sektörü 80 milyon dolarla İspanya’ya ihracat gerçekleştirdi.

     

    İzmir ve Manisa’nın ihracatında Almanya, Denizli’nin ihracatında Birleşik Krallık, Aydın’ın ihracatında İtalya, Muğla’nın ihracatında Rusya, Balıkesir’in ihracatında ABD, Kütahya’nın ihracatında İtalya, Uşak ve Afyonkarahisar’ın ihracatında ABD birinci sırada yer aldı.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı